Başlığı görünce doğrudan “Ne Alaka “ diyenleriniz olabilir ancak gelin birlikte bazı tespitlerde bulunalım.
Vatandaş olarak Genel veya yerel seçimlerde tercihlerimizi yaparak vekillerimizi ve Belediye başkanlarını seçiyoruz. İyi bir şekilde yönetilebilmeyle ilgili yapabileceğimiz şey bizi temsil edecek kişileri belirleyebilmeyle sınırlı kalıyor ki adayları da genellikle seçmenler değil de parti merkezleri belirleyip bizlere buyuruyor.
Seçilen temsilciler kaliteliyse iyi hizmet alabiliyoruz ama vatandaş seçilenin umurunda değilse sadece seyirci durumunda izliyoruz hizmetsizliği. Mesela yaşadığımız yerde birilerinin belediyeye habire fatura kesip yolsuzluk yaptığını duyuyoruz ama devlet organları ve vatandaş sanki uyuşturulmuş gibi seyrediyoruz, bölgenin en büyük demirçelik fabrikasına çeşitli bahanelerle el konulup bir organize gurubuna teslim ediliyor ve bunlar bir süre işletip piyasaya milyarlarca lira para takıp çekip gidiyorlar ve kimse bir şey yapamıyor ve sadece izliyoruz.
Yargılama ve adalet sistemimiz kurulu bulunan mahkemeler yoluyla yapılıyor ama vatandaşın beklentileri farklı, şikayetçi olan vatandaş mağduriyeti giderilmediği ve telafi edilmediği için tatmin olamıyor.
Devlet idari yapısında yapılacak değişikliklerle Şehirlerimizin yönetiminde duyarlı insanlarımızdan oluşan Kent Konseyleri, mahkemelerimizde ise Jüri sistemi aktif ve müdahil hale gelirse millet olarak seyirci pozisyonumuzdan kurtulabiliriz diye düşünüyorum.
ADEM ÇİFTÇİ