Küllerin lisanında, gariplik seziyorum
Aşkın elementini, ruhuma özüyorum
Gözlerimi yurt bilmiş, düğümü yazıyorum
Derin aşkın ön sözü, Uşşak’ın manasıyım
Aşka ağıt yakana, Hüseynî senasıyım.
Sırrına ermediğim, sürer bende saltanat
Cemrelerden rol çaldım, ilkbaharlara inat
Zemherinin hükmünü, unutacak kâinat
Gözlerimde ilkbahar, Ferahnâk haftasıyım
Güzellik denilince, Şehnâz’ın atasıyım.
Yıldızların yerinin, seyrine daldığımda
Kırk kapı tokmağını, aşk için çaldığımda
Muhabbet beyliğini, elime aldığımda
Meclise neşe katan, Zirefkend curasıyım
Muhayyer makamının, Sûzidil notasıyım.
Sadakatin timsali, vefasız çıktığında
Özlemenin hükmünü, gözlerim çektiğinde
Mutluluğun açmazı, yoluma çıktığında
Ruhumun gıdası o, Nihavent hastasıyım
Sevilene işvede, Hisar’ın icrasıyım.
Kendi safında dursun, hayallerin şöleni
Başıma taç etmişim, canı esir edeni
Gök kubbenin altında, yok saymışım ben beni
Hiçliğe giden yolda, Segâh’ın parçasıyım
Sonsuzluk esintisi, Saba’nın anasıyım.
Bilmeyenler bilene, hayran hayran bakınır
Engellerin alayı, adımımdan çekinir
Gönlümdeki sürgünler, gözlerimden okunur
Sevinin şevki bende, Beyâtî noktasıyım
Sırra kadem basanın, Muhayyer tafrasıyım.
Sabra el çektirmeden, hep kalarak gündemde
Ben beni bitirmeden, çıkış görüp mademde
Umudu yitirmeden, ömür denilen demde
Huzuru arayanın, Neveser çıtasıyım
Keder, elem kaynağı, Küçek’in armasıyım.
Sevdaya hüküm giyen, Nurseli’nin yoldaşı
Olmaya gayret ettim, Züleyha nesildaşı
Düşlerin esrik tadı, düşünce düşündaşı
Vuslata giden yolun, Hicâzkar rotasıyım
Aşkın cesaretiyle Sûzinâk mevtasıyım.