Fikrimin yok saydığı, duyguyla yoğrulurken
Aklım karşı çıksa da, sevdanın sırrıyım ben
Aldığım her nefeste, yaramla doğrulurken
Düşlerimin mimarı, sevdanın suruyum ben.
Kaf dağını yıkarken, say ki yüzüm gülmedi
Çölü cennet kılarken, pişmanlığım olmadı
Gözlerim yorgunluğu, kabullenip kalmadı
Bana yakışan odur, sevdanın kuruyum ben.
Gönlümün yarasını, gizlice saran bendim
Canlar yakan kışlara göğsünü geren bendim
Yaşanacak düşlere adını veren bendim
Esir olmadım şükür, sevdanın hürüyüm ben.
Pusulasız kaptanlar gemisini batırır
En çıkmaz sokak yârin gözlerine götürür
Hizmet ettiğim kafa, çok işkence çektirir
Görenler bilir beni, sevdanın körüyüm ben.
Sevmenin lügatinde bulunmaz asla kaygı
Yolumu aydınlatır, aşka duyduğum saygı
Yüreğimi hoplatıp, gülümsediğim duygu
Gözlerimden okunur, sevdanın varıyım ben.
İlmi rehber bileni, cahiller uğraştırır
Hakikatin aslını alimler araştırır
Perdesinin arkası gözleri kamaştırır
Güneşi kıskandıran sevdanın nuruyum ben.
Gam yükümden korkanlar, beni hiçe saysa da
Kaşla göz arasında yıldızlarım kaysa da
Umutların adresi düşe nokta koysa da
İkrarımdan dönmedim, sevdanın eriyim ben.
Tacı tahtı bitiren, sultanlara sultan o
Farkını fark ettiren, insanlığa nişan o
Ömrümün kuytusunda, sığındığım liman o
İnfazım yâr elinden, sevdanın darıyım ben.
Aşkın essahı bende, emrinde tüm imkanım
Canın eyvahı bende, çıkmasa da figanım
Yangının şahı bende, tütmese de dumanım
İşitmeyen kalmasın, sevdanın koruyum ben.
En zor anımda bile, sınırsız neşeliyim
Gönlümün pazarında, sevgi sermayeliyim
Yüreğimin emrinde, fır dönen Nurseli’yim
Kumrular gıpta eder, sevdanın piriyim ben.