Tipiye, rüzgâra kafa tutmayı
Sizlerden öğrendim göreli dağlar
Akşam olduğunda kara giymeyi
Sizlerden öğrendim töreli dağlar.
Olmayacak düşe aba yakmayı
Her gün hüzünlere selam çakmayı
Hercai peşinden ağıt yakmayı
Sizlerden öğrendim bereli dağlar.
Taşımayan bilmez sevda yükünü
Yaşamasam bile düşün hakkını
Derde düştüğümde gamın zevkini
Sizlerden öğrendim sıralı dağlar.
Şeytan taşlayana taş dağıtmayı
Olmayacak işte baş ağrıtmayı
Çağlayanlar gibi yaş akıtmayı
Sizlerden öğrendim dereli dağlar.
Kimlerin yüzünün gülmediğini
Garipliğe çare olmadığını
Yaşamaya lüzum kalmadığını
Sizlerden öğrendim yaralı dağlar.
Olmayınca geçen anın tekrarı
Dokununca zülfüyâra zararı
Nurseli’yim bu dünyada kararı
Sizlerden öğrendim vereli dağlar.