FEVZİ


KURTULUŞ SAVAŞINI BAŞLATMAK

KURTULUŞ SAVAŞINI BAŞLATMAK


Yıllardır Dörtyollular, dedelerinin Kurtuluş Savaşını  başlattıklarını bilmiyorlardı.  Araştırmacı Yazar Mehmet Tekin'in, Araştırmacı Yazar Kadir Aslan'ı uyarması ve Kadir Aslan'ın araştırması sonucunda  öğrenebildiler. Ancak, 1992 yılından beri verilen uğraşlara rağmen hala, Kurtuluş Savaşını başlatan ilk kurşunun 19 Aralık 1918 de atıldığını, özellikle de T.B.M.M'ye,  hükümetlere  ve Türkiye'ye  anlatamadılar.

            Her il ve ilçenin düşmanı durdurmak için sıktığı ilk kurşunu vardır. Bu, düşmanın işgalinin tarihine ve zulmünün şiddetine göre değişmektedir. Yıllarca ilk kurşun'un İzmir'de Hasan Tahsin tarafından atıldığı yazıldı ve söylendi. Elbette  İzmir'de, 14 Mayıs'ta  Mustafa Necati(M.E.Bakanı) halkı uyandırma toplantısı yapmıştı. Yunanlıların İzmir'e ayak bastığı gün 15 Mayıs 1919 da Hasan Tahsin adlı bir kahraman, aldığı eğitimi ve vatan sevgisiyle ölümü göze almış, öleceğini bile bile düşmanın karşısına dikilmişti. Tek başına bir  hiç olduğunu bilerek, bu canı hiçe sayıp, Türk Milletini uyarmak istemişti. Hasan Tahsin'in kahramanlığına hiç bir olay ve ilk kurşun gölge düşüremez!

             1974 yılında İzmir Gazeteciler Cemiyeti ve İzmirlilerin katkısı ile yaptırılan İlk Kurşun Anıtı, Hasan Tahsin'in 15 Mayıs 1919'da İzmir Konak Meydanı'nda ilerleyen Yunanlılara attığı ilk kurşunun ve şehit oluşunun  anısına dikilmiş;  15 Mayıs 1974'te o dönemin Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk tarafından törenle açılmıştır.

            11 Aralık'ta Dörtyol'a bir hışımla giren, kelle kesip, istasyon kuyusuna atan; halka eziyeti şikayete giden Özerli Muhtar ve Azalarını karakolda öldürmekten çekinmeyen; Tehcir dönüşü bir inek verip, beş inek isteyen; Ezan okuyan Müezzine "eşek anırıyor" diye hakaret eden Fransız Askeri elbiseli Ermeni Milisler, sekiz günde Dörtyol Halkı'nın sabrını taşırmayı başarmışlardır. Özerli'de portakalını toplayanlara karışmaları, çay kenarında çul yıkayan kadınlara sataşmaları, bardağı taşıran son damla olmuştur. Özerli'de dayak yiyenlerin Karakese'yi göstermesiyle hedef değişmiştir.

            Olaya karışanın yakalanmamak için kaçtığı Karakese, zaten öfkeli bir kalabalığa ev sahipliği ediyordu. Fransız ordu birlikleri ile Ermeni Milislerinin saldırısına karşı son olarak siper hazırlayıp beklediler. İlk kurşunu atma görevi Kara Mehmet'e verildi. Akşam olmadan 15 Fransız giysiliye karşılık 10 sivil can vermişti. Sivil yaralı çoktu. Ancak, Fransızlar, şaşkın ve endişeli, geri döndüler.19 Aralık 1918)

            Cebeli Bereket (Osmaniye) Mutasarrıfı Mehmed Asaf Bey, İstanbul'a telgrafla durumu bildirdi. Kara Hasan Paşa'nın kardeşi Kara Ahmet'in ifadesine göre-M. Kemal'in söylediği iddiası- telgraf geldiğinde bir grup paşa oturmaktadır. Muhaberat Paşası, telgrafı okuyunca yüzü soluverir. M. Kemal,"Hayırdır Paşam!" deyince, telgrafı uzatır. Telgrafı okuyan M. Kemal, gözleri ışıl ışıl ayağa kalkar, "Arkadaşlar, Türk Milleti, Kurtuluş Savaşını başlatmıştır. Ancak, başlarında komutanları yoktur."Demiş. Daha sonra da 19 Aralık 1918 de Kurtuluş Savaşının başladığını söylemiş. Bu olayın etkisiyle, 20 Aralık günü, Ali Fuat Cebesoy'la görüşmesinde, her yerde "Direniş Komiteleri" kurulması kararı almışlar. 1919'da da Osman Tufan ve Kılıç Ali'yi bölgeye göndermiştir.

            M. Kemal, Padişah emriyle orduyu dağıtmış ama silahları işgalcilere teslim etmemişti. Silahları yakın çevrede güvendiği kimselere saklattırmıştı. Bu nedenle merkeze çağırıldığında  muhtemelen 7-8 Kasım'da da Dörtyol'dan tebdil i kıyafetle geçti. 10 Kasım'da trenle çıktığı Adana'dan İstanbul'a 13 Kasım'da vardı. Dörtyol Halkı, tanımadan da olsa konukseverliğini göstermişti.

            İzmir, büyük ve önemli bir şehir olduğu için bütün siyasi partiler, oy hesabıyla olmalı ki, Dörtyol'u önemsemediler. Liderlere yazı gönderildiği halde...  Dörtyollular, savaşta erken davranırken, ispat etmede geciktiler. 1992 de Kadir Aslan'ın Genel Kurmay'dan aldığı belge ile ilk kurşun gerçeği ortaya konmuştur.  9 Ocak 1994 yılında İLKKURŞUN ANITI dikilmiş, M. Kemal Atatürk'ün, "Benim kadim dostlarım Dörtyol'dadır." sözü de unutulmamıştır.

            Her işgal bölgesinde Türk Milleti direnmiştir. Kahramanlıkların ölçüsü olmaz. Yurdu için çarpışan herkes kahramandır. Ancak, Dörtyol'un İlk Kurşun'u, tarihiyle de  ilk HALK DİRENİŞİ olması açısından önemlidir.

            Dörtyollular neden ilk kurşun üzerinde duruyorlar ? Tarihin gerçekleri yazmasını ve "Sezar'ın hakkını Sezar'a vermek" te cimri davranılmamasını istiyorlar. Bu hakkın iadesi, diğer il ve ilçelerdeki ilk kurşunları ve kahramanları gölgelemez. Ancak, sayısız şehit vermiş Dörtyollular, dedeleriyle övünçlerine, devletin öncülük etmesini istemektedirler. Urfa'ya, "Şanlı";  Antep'e, "Gazi"; Maraş'a, Kahraman" unvanı verilirken, Dörtyol'a bir "Yiğit Dörtyol" unvanı ve İLK KURŞUN'un tescili esirgenmiştir.  Millet  devlet için; devlet de millet içindir...