Milli Mücadelemizin sembol olaylarından olan "İlk Kurşun"un düşmana atılışının 106. yıl dönümünü gururla kutluyoruz. Dörtyol'umuzun bu şanlı tarihteki müstesna yeri, beni her zaman onurlandırmıştır. Ancak üzülerek görmekteyiz...
Milli Mücadelemizin sembol olaylarından olan "İlk Kurşun"un düşmana atılışının 106. yıl dönümünü gururla kutluyoruz. Dörtyol'umuzun bu şanlı tarihteki müstesna yeri, beni her zaman onurlandırmıştır. Ancak üzülerek görmekteyiz ki, bu kutlu günün coşkusu, İlk Kurşun'un o sarsılmaz ruhu zamanla sönükleşmekte, adeta unutulmaya yüz tutmaktadır.
19 Aralık 1918 tarihi, Dörtyol ve Türk milleti için bir dönüm noktasıdır. Mondros Mütarekesi sonrası 11 Aralık 1918'de işgale uğrayan Dörtyol'da, Milli Mücadele'nin ilk kıvılcımı, Karakese Mahallesi'nde Özerlili Hoca Ömer oğlu Kara Mehmet tarafından 19 Aralık 1918'de yakılmıştır. Bu kahramanlık olayının ardından, Kara Hasan Paşa önderliğinde Milli Mücadele'nin ilk Kuvva-yı Milliye teşkilatı yine Dörtyol'da kurulmuştur. Türk milletinin azmi ve kahramanlığı sayesinde, Fransız ve Ermeni işgal güçlerine karşı verilen mücadele sonucunda, 9 Ocak 1922'de Dörtyol düşman işgalinden kurtarılmıştır. Ne var ki, bu destansı mücadele, hak ettiği değeri görmemekte, Dörtyol'un şanlı tarihi yeterince hatırlanmamaktadır.
Dörtyol'umuz, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün de özel ilgisine mazhar olmuştur. Atatürk, 14 Ocak 1925, 16 Mayıs 1926 ve 15 Şubat 1931 tarihlerinde olmak üzere ilçemizi üç kez onurlandırmıştır. Atatürk'ün "Kırk asırlık Türk yurdu ecnebi elinde kalamaz" ve "Hatay benim şahsi meselemdir" sözleri, Hatay'ın anavatana katılması konusundaki kararlılığının en açık ifadeleridir. Bu kararlılık neticesinde, 30 Haziran 1939 Cuma günü Hatay, Türkiye Cumhuriyeti'ne katılmıştır. Atatürk'ün "Benim en sadık dostlarım Dörtyol'dadır" sözü ise ilçemize duyduğu derin sevgi ve güvenin bir göstergesidir. Ancak bu büyük önderin Dörtyol'a verdiği önemin de zamanla unutulduğu, bu heyecanın artık hissedilmediği aşikârdır.
Kurtuluş Savaşı ve Milli Mücadele'nin önemini gelecek nesillere aktarmak amacıyla "İlk Kurşun Anıtı" 9 Ocak 1994'te, "İlk Kurşun Müzesi" ise 9 Ocak 2014'te açılmıştır. Bu önemli yapıların varlığına rağmen, İlk Kurşun ruhunun yeterince yaşatılmadığı, genç nesillerin bu tarihi yeterince özümsemediği gözlemlenmektedir.
Unutmayalım ki, Türk tarihini sadece Cumhuriyet ile başlatmak büyük bir yanılgıdır. Büyük Türk milletinin kökleri, tarih öncesi devirlere kadar uzanmaktadır. Geçmişini bilmeyenler, geleceğine yön veremezler. Milletimizin ve ülkemizin geleceği için doğru kararlar alabilmek için tarihimizi doğru öğrenmek ve anlamak zorundayız. Özellikle Dörtyol'un bu şanlı tarihini, İlk Kurşun‘un o eşsiz ruhunu canlı tutmak, gelecek nesillere aktarmak hepimizin sorumluluğundadır.
Bu duygu ve düşüncelerle, Milli Mücadele'de ilk kurşunu atan Kara Mehmet ve silah arkadaşlarını saygı ve minnetle anıyor, Dörtyol halkına sevgi ve saygılarımı sunuyorum. Dörtyol'un şanlı tarihine sahip çıkmaya, İlk Kurşun ruhunu yeniden canlandırmaya davet ediyorum.
Saygılarımla