Projeden Hatay’ın dışlanmasının “hiçbir makul gerekçeyle açıklanamayacağını” belirten Çalışkan, “Bu durum sadece bir ulaşım meselesi değil, aynı zamanda Hatay’ın yıllardır süregelen ihmalinin yeni bir göstergesidir.” dedi.
Çalışkan, Hatay’ın jeopolitik ve ekonomik önemine dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı:
“Hatay, jeopolitik önemi ve ekonomik potansiyeline rağmen, bir kez daha önemli bir projeden mahrum bırakılma riskiyle karşı karşıya. Hat, Nurdağı hattından Hassa–Kırıkhan–Antakya bağlantısı ile Hatay merkezine uzatılmalı, Toprakkale hattından Erzin–Dörtyol–Payas–İskenderun–Arsuz güzergahı da projeye dahil edilmelidir. Şehrimiz konumu, potansiyeli ve insanıyla Yüksek Hızlı Tren ağına dahil edilmeyi fazlasıyla hak ediyor.”
Vekil Çalışkan, projenin mevcut haliyle Hatay’ı dışlamasının, bölgesel kalkınma ve lojistik ağ açısından büyük bir kayıp olacağını belirtti.
Tüm yatırımlarında eşitlik ve adalet ilkesinin esas alınması gerektiğini vurgulayan Çalışkan, “Hatay’ın potansiyelini görmezden gelen her plan, Türkiye’nin kalkınma haritasında eksik kalacaktır.” ifadelerini kullandı.