Helvadere Kasabası muhtarları eğitim bileşenlerini bir araya getirdiler. Bu yıl ikincisi düzenlenen Helvadere eğitim buluşmalarının davetlisi, Aksaray Üniversitesi Eğitim Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Süleyman Yılmaz idi. Profesör Yılmaz, öğrenci ve öğretmenlerin katıldığı bilim, kültür, sanat ve felsefe söyleşisinde şu hususlara değindi; "İnsanın nerede, nasıl olduğu, hangi makamı işgal ettiği önemli değildir. Aslolan hayata değer katabilmektir. Descartes, güçlü bir zihne sahip olmanın yeterli olmadığını, önemli olan onu iyi kullanabilmek olduğunu söyler. En büyük erdemlere muktedir yüce zihinlerin, en soysuz ahlaksızlıklara zaafı olmasının büyük çelişki olduğundan bahseder.

Bilgi bilimi, bilim teknolojiyi, teknoloji insanın konforunu sağlar
Zincirdeki nihai halka olan teknoloji amacına uygun kullanılmadığında faydadan çok zarar verir. İsviçre CERN'de başlayan evrenin oluşumu modellemesi beraberinde bugüne ışık tutan teknolojileri hazırladı. Avcı, toplayıcı toplumdan insan merkezli topluma evrilen endüstri devrimleri insanlığın kaderini değiştirmiştir. Bugün artık, insan merkezli, sürdürülebilir, dayanıklı ve esnek teknolojilerin bizi beklediği Endüstri 5.0'a geçiş yapıyoruz. Bu geçişle eğitimde STEAM teknolojileri, veri transferinde 6G, finansal yatırımlarda Blockchain, veri depolama ve işlemede BigData, yapay zekada Open AI uygulamaları her alanda yerini almış durumda. Gözümüzün iliştiği her alanda robotlarla yaşamayı öğrenmek zorundayız. Her yeniliğin fayda yönü olduğu gibi zarar yönü de vardır.

Konforumuzu sağlayan teknoloji kabusumuz olabilir
Teknoloji ihtiyaç duyulan kolaylığı, hızı ve konforu sağlayabilir. Ya özel hayatın dokunulmazlığı, ya mahremiyet sınırlarımızın aşılması? Burada seçici olmalıyız. İnternet ağında dijital ayak izi bırakıp, daha sonra bunların aleyhimize kullanılmasına karşı dikkatli ve tedbirli olmak zorundayız. Yapay zeka okul ödevlerinden, akademik çalışmalara, hukuktan sanatsal çalışmalara, sinemadan siber güvenliğe, finansal yatırımdan dil çözümlemesine pek çok alanda hayatı kolaylaştırabilir. Hatta yakında geliştirilecek telefonlarla tercümana ihtiyacımız olmayabilir.

Teknolojiyi fikir dünyamızın gelişmesini engellememeli
Peki ya düşünce derinliğimiz, varlığı sorgulayan felsefemiz, ya estetik duygularımız, edebi derinliğimiz ne olacak? Teknolojiler hayatımızda ihtiyaç duyduğumuz zaman kavramını oluşturmalıdır.

Teknoloji mi değerler mi sorusuna hem o hem de o diyebiliriz
Teknolojinin alıp başını gitmesi bizi değerlerimizden uzaklaştırmamalıdır. Herbirimiz çok yönlü yetişmeli, kendimizi entelektüel kimliğe hazırlamalıyız. Bunun yolu da okuma becerisi sağlama ve okuma kültürü oluşturmadan geçer. Bugün otomotivden elektronik sistemlere her alanda başarılı olan Japonya okumaya önem veriyor.

Sosyal farkındalık insani bir husustur
Etrafımızdaki olay ve olgulara farkındalık duygusu içinde çözümcü yaklaşmak zorundayız. Hayat lüzumlu işler için oldukça kısadır, her anı kıymetlidir. Dünkü gün geçmiştir, yönümüzü Mevlana öğretisinde olduğu gibi geleceğe çevirmemiz gerekiyor.
Ya kendimizi yetiştireceğiz ya da primitif boyutta boğulacağız
Hayat kesitinde bıraktığımız izlerle varız, yeknesak hayat yerine, Maslow'un ihtiyaç hiyerarşinde bizi diğer canlılardan farklı kılan temel seviyenin üst basamaklarına çıkmak zorundayız. İnsanlığın siz gençlere her zamankinden fazla ihtiyacı var."
Söyleşi sonunda Profesör Yılmaz geleneksel hale getirdiği yıllık en fazla kitap okuyan öğrencimiz Rabia Tezgel'e "Hayata Dokunanlar" kitabını imzalayıp takdim etti ve okul müdürü Bayar Caner tarafından teşekkür plaketi takdim edildi.